SICAK HAVALARDA ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER
İBB Afet İşleri Dairesi Başkanlığı AKOM’un yaptığı son meteorolojik değerlendirmeye göre İstanbul ve yurdun batı ile güney bölgeleri, Afrika ve Basra kökenli hava dalgalarının etkisi altına giriyor. Tahminlere göre bugünden itibaren sıcaklıklar 35 derecelerin üzerindeki çıkacak. Bunaltıcı değerlerde seyredecek sıcaklıkların hafta boyunca sürmesi bekleniyor. AKOM, özellikle sıcaklığın en etkili olduğu 11.00 ile 16.00 arasında yaşlı, hasta, hamile ve çocukların güneş altında uzun süre kalmamaları konusunda uyardı.
Yaz aylarında en büyük problemlerden biri yüksek hava sıcaklıklarının nemle birleştiğinde hissedilen sıcaklığın artmasının yanı sıra bunaltıcı etkinin ortaya çıkmasıdır.
Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma ısı üretimi ve ısı kaybı mekanizmalarınıterleme ile dengeleyerek uyum sağlamaya çalışmaktadır. Ancak terleme ile vücut ısısı dengede tutulmaya çalışılırken diğer yandan da sıvı kaybı söz konusu olabilmektedir.
Sıvı kaybı yalnızca suyu değil vücutta bulunan pek çok madensel tuz ve minerali de kaybetmek anlamına gelir. Sıvı kaybının artması performansı olumsuz etkilerken sağlık risklerini de artırır. Tuz ve minerallerin kaybıyla ortaya çıkan elektrolit dengesinin bozulması bireylerin egzersiz performansı ve sağlığını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu dengesizlik ağrılı kas kramp ve kasılmalarına yol açar.
Sıvı kaybının engellenemediği durumlarda baygınlık, cilt döküntüleri, halsizlik, bulantı, bulanık görme, kan basıncında dengesizlikler ortaya çıkabildiği gibi bilinç kaybından ölüme dek uzanan ciddi tehlikeler söz konusu olabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı düşmeyebilir, yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir.
Sıcağın olumsuz etkileri en çok güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde ortaya çıkmaktadır. Herhangi bir rahatsızlığı olmadığı halde direkt güneş ışınlarına maruz kalarak çalışma zorunda olanların yanı sıra, terleme mekanizması iyi olmadığından çocuklar ve ek hastalık görülme sıklığı arttığından yaşlılar risk grubundadır. Bunun dışında kalp ve damar hastaları, şeker hastaları, hamileler ve şişmanlar diğer risk grubunu oluşturur.
Çalışmalarımızda sağlık ve güvenlik şartlarının sağlanması ve sıcaklık artışının ortaya çıkarabileceği rahatsızlıkları önlemek için;
- Yüksek tempolu çalışma gerektiren çalışmalar (ör: yüksekte çalışma) günün erken veya akşam saatlerinde gerçekleştirilmelidir.
- Mümkünse 11:00 – 16:00 saatleri arasında açık alanda çalışma yapılmamalıdır.
- Çalışırken fiziksel olarak birden ve aşırı zorlama gerektiren hareketler yapılmamalıdır. Yapılacak işler kademelendirilmelidir.
- Açık alanda yapılan çalışmalarda özellikle baş güneşten korunmalıdır.
- Aşırı sıcak havalarda mümkün oldukça sık aralarla molalar verilmeli, susama hissi ortaya çıkmadan önce sıvı almaya başlanmalı ve yemek saatleri nasıl planlanıyorsa, gün içinde de düzenli aralıklarla sıvı almaya devam edilmelidir.
- Yüksek kafein, şeker içeren içeceklerden uzak durulmalıdır.
- Hafif yiyecekler tercih edilmelidir.
- Terleten kumaşlı kıyafetler tercih edilmemelidir.
- Mümkünse işyerinde klimalı ortamlarda bulunulmalıdır.
- Özellikle kronik rahatsızlığı olan çalışanların bu uyarılara dikkat etmesi sağlanmalıdır.
- Sıcağa bağlı en ciddi sağlık problemlerinden biri sıcak çarpmasıdır. Sıcak çarpması meydana geldiğinde vücut ısısı çok kısa süre içinde 40 dereceden fazla yükselebilir. Acil müdahale gerektiren bu durumun yaşanması halinde etkilenen kişi serin bir alana taşınmalı ve üzerindeki giysiler çıkarılarak veya ıslatılarak vücut ısısının düşmesi sağlanmalıdır.
Sağlıklı Günler Dileriz.